13 Ocak 2012 Cuma

Ah bu babam ♥

Günlerdir evdeki tatlı-gergin tantanamız (ev taşıma telaşı, sınavlar falan yani, yanlış anlaşılmasın) sonucu ben bu sabah teslim etmem gereken ödevi yap(a)madım. Sıkıntıdan bir uyuyup bir uyanarak, iki gülüp bir gerilerek bu akşamı da geçirdikten sonra ani ilhamlar sayesinde gecenin köründe ödevi yarıladım :) Yaklaşık 10 dakika önce telefon biiipleyince sıçradım haliyle, kim mesaj attı ya diyip heyecanlandım hatta malum sebeplerden (ihtimaller eksiye düşmüş olsa bile :(). Akşam telefonda konuştuğum ve biraz da yine serserilik yaparak ödevi ertelediğimi itiraf ettiğim babamdan gelmiş mesaj. Aslında ödev yaparken oturup blog yazmak aklımın köşesinden bile geçmemişti ama bu mesajı paylaşmadan edemedim:


Yaşamaya zaman ayır, zaman bunun için yaratılmıştır. Çalışmaya zaman ayır, başarının bedeli budur. düşünmeye zaman ayır, iktidarın kaynağı budur. Eğlenmeye zaman ayır, yaşama sevincinin kaynağı budur. Paylaşmaya zaman ayır, mutluluğun kaynağı budur. Hayal kurmaya zaman ayır, kötü olayları unutmanın kaynağı budur. Bakmaya zaman ayır, görmenin kaynağı budur. Sevgiye zaman ayır, yaşamın kaynağı budur. Çocuklara zaman ayır, zevklerin kaynağı budur. Gülmeye zaman ayır, ruhun musikisi budur. Sizi seviyorum, sağlıklı ve hoşça kalın, başarılar. Öptüm

Ben bu mesajı okuyup da cevap yazarken salondan annemin telefonundan da mesaj sesi gelince koptum :) Kardeşimin de telefonunun çaldığından hiç kuşku yok tabii ki. Son kısmı doğaçlama olmak üzere bir yerlerde bu yazıyı görüp beğendiği (internet de kullanmıyor, ben Google'da buldum ama o nerden buldu bilmiyorum valla) ve annem de burda olduğundan üçümüzü de özlediği için gecenin köründe bunu yazan babayı yemeyeyim de ne yapayım ♥ Yazdıkları aslında ne kadar da doğru, kaçımız bunlara gerçekten dikkat ediyor ve hayatın tadını çıkarıyor? Koşturmacaların arasında gözümüzün önündekini bile göremiyoruz bazen. Gece gece silkelendim valla, ödev biter bu gazla :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder